Yusuf Boydak'tan Flaş Açıklamalar

Olaylı geçen Fırat Havzası Gazeteciler Cemiyeti Başkanlık seçimlerinin ardından, aday Yusuf Boydak, konuya ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. 

22 Ocak günü yapılan Fırat Havzası Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Seçimleri, Elazığ basınında büyük yankı uyandırdı. Seçimde, iki listenin aday olmasına rağmen yapılan açık oylama soru işaretlerine neden oldu. Seçim sonuçlarına usulsüzlük sebebi ile itiraz eden Boydak tepkisini dile getirerek  "24 Ocak Çarşamba günü gerçekleşen ya da gerçekleştiği düşünülen Fırat Havzası Gazeteciler Cemiyeti yönetim kurulu seçimleri, maalesef gayri demokratik bir oylama sistemi ile yapılarak, seçime gölge düşürülmüştür. Elazığ basın tarihinde karagün olarak yerini alacak olan bu seçim, eski yönetimin, kendilerine daha yakın bir yönetim seçme telaşından doğan bir oyundan başka bir şey değildir." dedi. 

Boydak tarafından yapılan açıklamada "Bu oyun, secim öncesinde yıllarını bu cemiyete adayan kurucu üye ve benimde bir zamanlar yönetiminde bulunduğum eski başkanlarımızdan Şükrü Kaçar hocamız dahil, onlarca kişinin üyeliğinin silinmesi ile başlamış, tüzüğe ve seçim etiğine uygun olmayan yeni üye kayıtları ile devam etmiştir. Son olarak ise, salonda divana verilen bir önerge ile kapalı yapılması gereken oylama sistemi, gayri demokratik olan açık oylama sistemine dönüştürülerek tamamlanmıştır.

Okullarda sınıf başkanı seçilirken dahi, sınıf içerisinde kırgınlıklar ve küskünlükler olmaması için öğretmenler gözetiminde gerçekleşen seçimler, kapalı oy kullanma usul ile gerçekleştirilirken, cemiyetin kuruluş felsefesine aykırı olan bu durum, seçim sonuçlarını doğrudan etkilemiş ve haksız kazanım elde edilmiştir.

Değerli arkadaşlar, biz vicdanları sızlatan bu durumu, öncesinden tespit ettiğimiz için eski yönetimdeki arkadaşları defalarca uyardık. Maalesef kurguladıkları oyunu sonuçlandırmak için divan başkanı ile birlikte ellerinden gelen tüm haksızlıkları yaptılar ve ortamı gererek, nahoş olan hadiselere sebep oldular. Neden oldukları bu durum, birçok arkadaşımızın salonu terk etmesine, bir kısım arkadaşımızın çekimser kalmasına, önemli bir bölümünün de oylamaya yetişememesine sebep olmuştur. En önemlisi ise, aynı çatı altında toplanılması amaçlanan gazeteci arkadaşlarımız arasında büyük kırgınlıklar yaşatırken, genç kardeşlerimiz arasında uygun olmayan ve hakarete kadar uzanan hadiselere sebep olmuştur

Tüm bu yaşananlara sebep olanları, adaletinden hiçbir zaman şüphe etmediğimiz, bizleri yaratan yüce Allah’a havale ediyorum. Seçim süresince hiç bir kaygı duymadan beni ve yönetim kurulunda yer alan arkadaşlarımızı destekleyen tüm gerçek gazeteci arkadaşlarımı da canı gönülden tebrik ediyorum.

Yine seçim süresince demokratik duruşlarından taviz vermeyen iki büyük medya kuruluşumuzun sahipler, İbrahim Taşel hocamız ve Yasemin Açık hocamızı canı gönülden tebrik ediyorum.

Seçim sürecinde yaşanan haksızlıklar ve usulsüzlükler hakkında eski yönetim ve divan başkanı hakkında gereken şikâyetimizi, dernekler il müdürlüğümüze yaptık. Buradan çıkacak sonuçlar sonucunda ise savcılığa suç duyurusunda da bulunacağımızı belirtir, saygılar sunarım.

Er - geç hak yerini bulacaktır. Allah var, gam yok…" dendi.