TÜM YAZILARI SON GÜNCELLEME: 11 Ocak 2021 13:11
Altmışlı yıllarda,Elazığ da 365 gün tarım yapılacağını,domates üretileceğini söylenseydi bu söz hiç kimse inanmazdı.
Çünkü iklim olarak Karasal iklim hüküm sürmekteydi.
O gün itibariyle kışları çok soğuk ve uzun sürerdi.
Özelikle 1960 lı yıllarda ve öncesinde doğan insanlar bu kışlara şahitlik etmiştir.
Kış şartları çok ağır ve yoğun geçtiğinden tamamen karasal iklimin her yönüyle yaşanması söz konusuydu.
Elazığ ın ikliminin karasal iklim olduğu tüm kitaplarda yer alırdı.
Bu iklim yapısı 1970 lerin sonuna kadar devam etti.
Bu iklim yapısını gören ve yaşayan birisiyim.
Keban barajı gelmeden önce Yukarıağınsı köyünde yaşardık.Sekiz yaşına kadar bu köye de yaşadık.
Kış şartların ne kadar zor ve çetin geçtiğini hatırlayanlardan birisiyim.
Yeni köyümüzde okul olmadığından Yukarıağınsı daki okulumuza da bir yıl gidip geldik.
Kış şartlarını ne kadar zor olduğunu dün gibi hatırlarım.
Tabi tarım ürünleri de bu iklim yapısına uygun olanlar ekilirdi.
Köyümüz de Buğday,Arpa,Pamuk,Pancar,kavun,karpuz vs. ürünler yetiştirilirdi.
Keban barajı bitirildikten sonra yavaş yavaş bu iklim yapısından uzaklaşma söz konusu oldu.
Özelikle şehrimiz de ve çevresinde yapılan baraj ve göletler sonucu da,ilimizin beli bir kesiminde karasal iklimden bir sapma söz konusu oldu.
Özelikle son yıllarda şehrimizin iklim yapısına baktığımızda Ilıman iklimin hüküm sürdüğünü rahatlıkla söyleyebiliriz.
Çevremizde ki illerde yoğun bir kış yaşanmasına her yerde kar olmasına rağmen şehir merkezimiz de ve ovalarımızın bir kısmında yağmur yağmakta ve ılıman bir kış geçirmekteyiz.
Bu iklim değişikliği zamanla tarım da üretilen ürünlerde de bir geçiş yaratığını söyleyebiliriz.
Kendi köyümden ve ovamdan örnek verirsek Akdeniz ikliminin hüküm sürdüğü bölgelerde üretilen ürünlerin bölgemizde de üretilmeye başlandığını gördük.
Bir çok yerde seracılık usulü ile üretim yapılmaya başlandı.
Kendi köyüm de yer fıstığı,cennet hurması yetiştirildiğine şahit olan birisiyim.
Bu iklim değişikliği sonucu tarım ürünlerindeki bu değişiklik konusunda yöre insanlarını sağlıklı bir şekilde bilinçlendirildiğini söylemek imkansız.
Bir köylü çocuğu olarak söylüyorum, bu geçişi vatandaş deneme yanılma yolu ile sağladı.
Kendi köyümde ve çevre köylerde, çiftçilere deneme yanılma yolu ve etraftan duydukları ile bu değişikliği keşfettiler.
Karasal iklim ürünlerinde ısrar edilmesi sonucunda ciddi anlamda üretim kalitesinde ciddi bir düşüş yaşandı.
Hata bazı ürünlerin yetişmesi zorlaştı.
Örnek verirsek Pancar bitkisi soğuk iklimi sever.Geçmişte pancar bitkisinin çok iyi yetiştiği ilk pancar fabrikasının kurulduğu illerden birisiydik.
Son yıllardaki gece sıcaklığındaki artış nedeniyle yöremizde yetişen pancar bitkisindeki şeker oranı düşük çıkmaktadır.
İklim değişikliğinin yaşandığı ilimizde bu konuda geniş kapsamlı bir panelin yapılmadığını tespit ettik.
Bu konuda bir çok kardeşimizin çalışması olduğunu da tespit ettik.
Dernek olarak bu konuda yapılacak bir panelin ciddi katkı sağlayacağına inandığımız için bu konuda tüm kesimlerin katılımını sağlayacak bir çalışma başlattık.
Önümüz deki süreçte "İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE ÜRÜN ÇEŞİTLİLİĞİ" konulu bir panel yapmayı düşünüyoruz.
Bu konuda uzman olan ve çalışmaları olan kişileri bir araya getirebilirsek şehrimize ve çevremize hizmet etmiş olacağımız kanaatindeyim.
Ya siz?