Uzman Diyetisyen Kübra Tekay: 'Klasikleşmiş cevabın aksine benim için kahvaltı günün en önemli öğünü değildir'
Klasikleşmiş cevabın aksine kahvaltının günün en önemli öğünü olmadığını belirten Uzman Diyetisyen Kübra Tekay, Sirkadiyen ritim, her insana göre değişmekte. İnsanların sirkadiyen ritmine baktığımız zaman sabah uyandıklarında salgılanan hormonlar veya organların işlevlerine baktığımızda zaten insanlar aç olarak uyanmazlar. Yani bir görevmiş, kahvaltı yapmak zorundaymışız gibi kahvaltı yapılmamalıdır. Özellikle sabah saat 08.00 ile 10.00 arasında bir ilaç kullanmıyor ya da doktorunuz önermiyorsa, kahvaltıyı öğle saatlerine yakın yapmanızı önermekteyiz dedi.
Klasikleşmiş cevabın aksine kahvaltının günün en önemli öğünü olmadığını belirten Uzman Diyetisyen Kübra Tekay, 'Sirkadiyen ritim, her insana göre değişmekte. İnsanların sirkadiyen ritmine baktığımız zaman sabah uyandıklarında salgılanan hormonlar veya organların işlevlerine baktığımızda zaten insanlar aç olarak uyanmazlar. Yani bir görevmiş, kahvaltı yapmak zorundaymışız gibi kahvaltı yapılmamalıdır. Özellikle sabah saat 08.00 ile 10.00 arasında bir ilaç kullanmıyor ya da doktorunuz önermiyorsa, kahvaltıyı öğle saatlerine yakın yapmanızı önermekteyiz' dedi.
Uzman Diyetisyen Kübra Tekay, globalleşen dünyada hızla artan hazır gıdaların tüketimi ve toplumda kahvaltı ile ilgili doğru bilinen yanlışlara dikkat çekerek sağlıklı beslenme hakkında bilgi verdi. Tekay, 'Genellikle sağlıklı bir kahvaltı, besin değeri yüksek protein ve yağ içeriği yine yüksek olan besinler tercih edilmelidir. Peynir, yumurta, zeytin, avokado, ceviz gibi kuruyemişlerin ve aynı zamanda bol yeşilliğin oluşturduğu bir kahvaltı besleyici ve değerli bir kahvaltı olarak görülmekte. Son zamanlarda kadınların çalışıyor olması, zaman yönetiminin doğru yapılmaması, fast-food ve kolay gıdalara çabuk ulaşabilme ve uzak mesafedeki okul ve iş yerlerine hızlı gidebilmek adına yapılan bazı hatalar sonucunda maalesef ki hazır ve besleyici değeri olmayan gıdaların tüketimi artmıştır. Kahvaltılık gevrekler, fast-food kahvaltılıklar ya da şekerli kimyasal oranı yüksek olan kahvelerden yana tercih edilmekte. Bunlar da zinde olmak, tok kalmak ve sadece kahvaltı yaptım diyebilmek için tüketilen gıdalar olmaktadır. Bunlar basit şeker oranları çok yüksek olduğu için çok fazla ve hızlı bir şekilde tokluk verip, acıktırıyor. Bu da kan şekerinde çok hızlı oynamalara neden oluyor. Böylece hem tüketimi ve kilo alımı artmakta hem de insülin direnci gibi bazı kronik hastalıklara da neden olmaktadır' diye konuştu.
'Kahvaltıyı öğle saatlerine yakın yapmanızı önermekteyiz'
Uzun yıllardan beri kalıplaşmış olan 'kahvaltı günün en önemli öğünü müdür' sorusuna cevap veren Tekay, 'Maalesef ki klasikleşmiş cevabın aksine benim için kahvaltı günün en önemli öğünü değildir. Sirkadiyen ritim, her insana göre değişmektedir. İnsanların sirkadiyen ritmine baktığımız zaman sabah uyandıklarında salgılanan hormonlar veya organların işlevlerine baktığımızda zaten insanlar aç olarak uyanmazlar. Yani bir görevmiş, kahvaltı yapmak zorundaymışız gibi kahvaltı yapılmamalıdır. Böbreklerden salgılanan kortizon hormonu, sabah uyandığımızda kan şekerini zaten üst seviyeye çıkartmakta. Yani kanımızda yeterince tokluk duymamız için kan şekeri bulunmakta. Bunun yanı sıra insülin de salınmakta. Bu yüksek kan şekerinin üstüne bir de beslenirseniz, kan şekerini 3 katına çıkarırsanız insülin direnci de aynı şekilde artmak zorunda kalacaktır. Bunun sonucunda çok ani bir düşüşe neden olacak, insülin direnci oluşabilir, kilo artışı olabilir, yağlanma artacaktır ve aynı zamanda hızlı acıkmalar söz konusu olacağı için kilo artışı gözlemlenmektedir. Bu yüzden özellikle sabah saat 08.00 ile 10.00 arasında bir ilaç kullanmıyor ya da doktorunuz önermiyorsa, kahvaltıyı öğle saatlerine yakın yapmanızı önermekteyiz' şeklinde konuştu.