“Elazığspor’un 50. yıl kuruluş yıl dönümüne uygun olarak; idari, mali, sportif, yapılanmanın sağlanması, tesisleşme, öz kaynakların harekete geçirilmesi, altyapı takımlarının sürdürüle bilir olması, sürekli ve kalıcı gelirlerin sağlanması, üye sayısının artırılması, şirketleşme, halka arz edilme, borsada işlem görme, marka değerinin artırılması gibi projelerin gerçekleştirilmesine yönelik çalışmalar, 50. yıl harekâtı’ adı altında, elazığspora gönül verenler tarafından hayata geçirilmesi için özel çaba gösterilmeli ve elazığspor camiası, siyasiler, iş çevreleri, mülki amirler tarafından desteklenmelidir.”
Doç. Dr. Sebahattin Devecioğlu’nun dün kaleme almış olduğu köşe yazısından bir alıntı yukarıdaki satırlar.
Evet, yeni bir bakış açısı ile çok doğru bir tespit olarak algılıyorum hocanın bu haftaki köşe yazısını. Zira önümüzdeki günlerde yeniden göreve gelecek olan Elazığspor yönetim kurulu, bu görevi Elazığspor’un 50. kuruluş yıl dönümüne denk gelen 2017 yılına kadar devam ettirecek. 50. yılımıza girerken de en azından bir takım kurumsallaşma işlemlerimizi, iki kez Süper Lig’de yer almış bir kulüp olarak tamamlamış olmalıyız artık. Daha dün Süper Lig’de mücadele ettiğimiz birçok kulübün bu konuda çok önemli adımlar attığına ve bu sayede de Süper Lig’de uzun yıllar mücadele edeceklerine şahit olduk.
Biz ise kurumsallaşmamızı tamamlayamadığımız için, maalesef ikinci sezonun sonunda tekrar çıktığımız noktaya geri döndük. Oysaki Sebahattin Hoca’nın yukarıda belirmiş olduğu kurumsal yapılanmayı harekete geçirmek çok zor bir olay değil. Bu yapılanmayı hayata geçirecek ilimizde deneyimli ve tecrübeli birçok arkadaşımız var. Yeter ki göreve gelen yönetim bu konuda irade beyan etsin!
Geçen haftaki köşe yazımda Elazığspor’un faaliyet raporunda beyan edilen bir yıllık gelir giderinin, eski parayla yaklaşık olarak 55 trilyon olduğunu yazmıştım. Yazımı okuyan Başkan Selçuk Öztürk, beni arayarak, faaliyet raporunda belirtilen rakamları iyi analiz edemediğimi söyledi. Oysaki bir yıllık gelir gider tablosunda belirtilen rakam böyleydi. İşte kurumsal bir yapı oluşturamadığımıza bir örnekte bu olay. Mali kongre yapıyorsunuz ve maalesef üyelerinizi ve kamuoyunu yeterince bilgi sahibi yapamıyorsunuz. Muhasebe dili ile bazı rakamlar telaffuz ediyorsunuz, ondan sonra bize okuyun diyorsunuz?..
Şimdi önümüzde bir kongre süreci var. Mali kongreden çıkan sonuca göre, bu takım alınır ve iyi bir yönetimle kuruluşunun 50. yılına, en iyi şekilde hazırlana bilir. Yeter ki şehirde yeniden birlik ve beraberlik sağlansın ve takım gerçek manada sahiplenilsin.
Doç. Dr. Sebahattin Devecioğlu, yeni bir bakış açısıyla hepimiz için yeni bir hedef ortaya koydu. Bizlerde gayet mantıklı olan bu hedef doğrultusunda elimizden gelen tüm gayreti ortaya koyup ve bu konuda ilgili ve bilgili kişileri harekete geçirmenin gayretinde olmalıyız.